BAK
Reng-i rûyundan dem urmuş sâgarı sahbâya bak
Âftab ile kılur da’vî tutulmuş ayâ bak
Şem’ bâşından çıkarmış dûd-ı şevk-ı kâkülün
Böyle kûteh ömr ile başındaki sevdâya bak
Sînemi çâk eyle gör dil iztırâbın aşktan
Revzen aç her dem hevâdan mevc uran deryâya bak
Ey Fuzûlî her nice nâsıh seni men’ eylese
Bakma anın kavline bir çehre-i zîbaya bak
Günümüz Türkçesiyle
1-Şarap kadehine bak;sevgilinin yüzünün renginden bahse kalkmış;tutulmuş aya (yani:şarap kadehine) bak;güneşle davaya girişmiş. (ay=istiare , güneşle davaya girişmiş=teşhis)
2-Mum,sevgilinin saçlarını özlemiş, o özleyişin dumanını başından çıkarmış (yani:o özleyişle tütmeye koyulmuş).Böyle kısa bir ömürle başındaki sevdaya bak.(mum=teşhis , dumanını başından çıkarmış=mübalağa)
3-Göğsümü yar da gönlümün aşkla nasıl çırpındığını gör;pencere aç da her solukta havadan dalgalanan denize bak. (göğsümüm yar=mübalağa , gönlümün aşkla nasıl çarpındığını=teşhis , her solukta dalgalanan hava=teşhis)
4-Ey Fuzuli,öğütçü ne kadar seni yasaklasa da,onun sözüne bakma,güzel bir yüze bak.( Ey Fuzuli=nida sanatı)
14 Nisan 2009 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder